1 Eylül 2010 Çarşamba
Fatih Tekke
AÇIKLAMA:
Açıklanacak Özel Durum/Durumlar:
Şirketimiz, futbolcu Fatih Tekke'nin transferi konusunda görüşmelere başlamıştır.
750,000 € bonservis ve Fatih'e 1,5 milyon TL garanti + 40,000 TL maç başına paraya anlaşıldığı söyleniyor. Şu bir gerçek ki 20-30 milyon € arasında bir maliyeti olacak olan Robinho'dansa daha faydalı olacaktır. Yerlerde sürünen yerli kalitesini de bir kademe yükselteceği aşikar. Yaşından dolayı yedek kalmayı da bir sorun etmeyecek ve Nobre'den daha faydalı olacaktır. Sadece kafamı kurcalayan nokta şu; Schuster ara paslarına hareketlenen hızlı bir forvet istemişti. Bitiriciliği üst noktada, top tekniği iyi bir forveti kadromuza kattık ancak hocamızın istediği hız ne yazık ki Fatih Tekke'de yok. Uğur İnceman'ın da sözleşmesi feshedildi. Bir de son dakika golüyle Erhan Güven'i yolllayabilsek güzel bir sezon bizi bekliyor olacak. Hoşgeldin Karadeniz'in çocuğu...
Açıklanacak Özel Durum/Durumlar:
Şirketimiz, futbolcu Fatih Tekke'nin transferi konusunda görüşmelere başlamıştır.
750,000 € bonservis ve Fatih'e 1,5 milyon TL garanti + 40,000 TL maç başına paraya anlaşıldığı söyleniyor. Şu bir gerçek ki 20-30 milyon € arasında bir maliyeti olacak olan Robinho'dansa daha faydalı olacaktır. Yerlerde sürünen yerli kalitesini de bir kademe yükselteceği aşikar. Yaşından dolayı yedek kalmayı da bir sorun etmeyecek ve Nobre'den daha faydalı olacaktır. Sadece kafamı kurcalayan nokta şu; Schuster ara paslarına hareketlenen hızlı bir forvet istemişti. Bitiriciliği üst noktada, top tekniği iyi bir forveti kadromuza kattık ancak hocamızın istediği hız ne yazık ki Fatih Tekke'de yok. Uğur İnceman'ın da sözleşmesi feshedildi. Bir de son dakika golüyle Erhan Güven'i yolllayabilsek güzel bir sezon bizi bekliyor olacak. Hoşgeldin Karadeniz'in çocuğu...
Dağ Başını Duman Almış
31 Ağustos 2010 Türkiye - Yunanistan Dünya Basketbol Şampiyonası Zaferi Sonrası...
31 Ağustos 2010 Salı
30 Ağustos 2010 Pazartesi
29 Ağustos 2010 Pazar
10-11 | Karabükspor - Beşiktaş
Ligin 3. haftası ve biz hâla adam gibi zeminde oynayabilmiş değiliz. Takım top oynamak istedikçe zemin çok büyük engel oluyor, Beşiktaş'ı bozmaya çalışan rakiplerin işine geliyor. Bugün yine Karabük'te patates tarlasından hallice bir zeminde oynandı maç. Böyle büyük meblağlar ödenip oyuncuları bu zeminde oynatmak anca Türkiye'de olur herhalde. Federasyonun kendi bütçesinden -atıyorum 1'er milyon euro- para ayırıp ne bu hal kardeşim, şu zeminleri düzeltin demesi çok zor olmasa gerek.
Zemin konusundaki yakarışlardan sonra geçelim maça. Schuster yönetiminde aşağı yukarı 10 maçı devirdik. Bundan sonra hocanın kafasında büyük değişimler olmazsa 2 farklı öne geçene kadar maçları diken üstünde izleyeceğimiz, 2 farklı öne geçtikten sonra da maçı farka götüreceğimiz gözüküyor. Rakibe yine 5+ pozisyon verildi, defans yine orta sahaya çıktı. Oyunu rakip sahaya yıkıldı, kontralarda arkaya adam kaçırıldı. Maçtan önce Mustafa Denizli'den fikir aldığını düşündüğüm Schuster'in iki sürpriz yumurtası Tabata ve Nobre ile ilk yarıyı üstünlüğümüzle kapandı. İtiraf etmek gerekir ki ilk yarıda oynadığımız oyunla soyunma odasına önde gitmek futbolun adaleti olmadığını ispatlar nitelikteydi.
İkinci yarıda skorun da vermiş olduğu avantajla zemin el verdiğince ayağa toplarla dikine kaleye gidildi. Quaresma sihrini yine yarattı, penaltıyı yaptırdı. Guti, Beşiktaş formasıyla ligde ilk golünü penaltıdan attı. Ardından Quaresma ikinci yarıdaki etkili oyununun ödülünü takımın 4. golünü atarak aldı. O da ligde ilk golünü attı. Sonuç olarak takım deplasmanda 4-1 kazandı, Nobre 8 ay sonra, Guti ve Quaresma da ligde ilk defa gol attı ama oyun yine kafalarda soru işareti oluşturdu. Allah'tan maçtan sonraki basın toplantısında Schuster çok pozisyon verdiklerinin farkında olduklarını ve bunu çözmek için çalışacaklarını söyledi. Önümüzdeki haftaki milli maç arasından sonra Ankaragücü İnönü'ye geliyor. Ardından Saraçoğlu deplasmanına gidiyoruz. Bu oyunla işimizin çok ama çok zor olacağı aşikar. Golü öyle ya da böyle buluyoruz ama defansımıza bir çözüm bulmamız gerekmekte. Bunun ilacının da Schuster'de olduğunu ümit ediyorum...
Zemin konusundaki yakarışlardan sonra geçelim maça. Schuster yönetiminde aşağı yukarı 10 maçı devirdik. Bundan sonra hocanın kafasında büyük değişimler olmazsa 2 farklı öne geçene kadar maçları diken üstünde izleyeceğimiz, 2 farklı öne geçtikten sonra da maçı farka götüreceğimiz gözüküyor. Rakibe yine 5+ pozisyon verildi, defans yine orta sahaya çıktı. Oyunu rakip sahaya yıkıldı, kontralarda arkaya adam kaçırıldı. Maçtan önce Mustafa Denizli'den fikir aldığını düşündüğüm Schuster'in iki sürpriz yumurtası Tabata ve Nobre ile ilk yarıyı üstünlüğümüzle kapandı. İtiraf etmek gerekir ki ilk yarıda oynadığımız oyunla soyunma odasına önde gitmek futbolun adaleti olmadığını ispatlar nitelikteydi.
İkinci yarıda skorun da vermiş olduğu avantajla zemin el verdiğince ayağa toplarla dikine kaleye gidildi. Quaresma sihrini yine yarattı, penaltıyı yaptırdı. Guti, Beşiktaş formasıyla ligde ilk golünü penaltıdan attı. Ardından Quaresma ikinci yarıdaki etkili oyununun ödülünü takımın 4. golünü atarak aldı. O da ligde ilk golünü attı. Sonuç olarak takım deplasmanda 4-1 kazandı, Nobre 8 ay sonra, Guti ve Quaresma da ligde ilk defa gol attı ama oyun yine kafalarda soru işareti oluşturdu. Allah'tan maçtan sonraki basın toplantısında Schuster çok pozisyon verdiklerinin farkında olduklarını ve bunu çözmek için çalışacaklarını söyledi. Önümüzdeki haftaki milli maç arasından sonra Ankaragücü İnönü'ye geliyor. Ardından Saraçoğlu deplasmanına gidiyoruz. Bu oyunla işimizin çok ama çok zor olacağı aşikar. Golü öyle ya da böyle buluyoruz ama defansımıza bir çözüm bulmamız gerekmekte. Bunun ilacının da Schuster'de olduğunu ümit ediyorum...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)